Yeşil ve Dijital Dönüşüm Sürecinde İşçilerin Beceri Uyumlarının Geliştirilmesi Projesi Kapanış Programı ve Adil Geçiş Çalıştayı Gerçekleştirildi
30 Aralık 2025, Salı
Yeşil ve Dijital Dönüşüm Sürecinde İşçilerin Beceri Uyumlarının Geliştirilmesi Projesi Kapanış Programı ve Adil Geçiş Çalıştayı Gerçekleştirildi
Genel Müdürlüğümüz tarafından yürütülen “Yeşil ve Dijital Dönüşüm Sürecinde İşçilerin Beceri Uyumlarının Geliştirilmesi Projesi” kapsamında düzenlenen Proje Kapanış Programı ve Adil Geçiş Çalıştayı, 29–30 Aralık 2025 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirildi.
Kamu kurumları, işçi ve işveren konfederasyonları, meslek kuruluşları, akademisyenler ve özel sektör temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen program, dönüşüm sürecine ilişkin önemli bir istişare zemini sundu.
Programın açılışında; İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lutfihak Alpkan konuşma yaptı. Konuşmalarda, enerjide adil geçiş yaklaşımının küresel iklim gündeminin temel başlıklarından biri haline geldiği vurgulandı; COP31 süreci başta olmak üzere uluslararası platformlarda konunun öncelikli olarak ele alındığı ifade edildi. Enerji dönüşümünün, iklim hedefleriyle uyumlu, sosyal etkileri gözeten ve kapsayıcı bir anlayışla yürütülmesi gerektiğinin altı çizildi.

Sanayi ve teknoloji politikaları açısından yeşil ve dijital dönüşümün rekabetçilik üzerindeki belirleyici rolüne dikkat çekilirken, firmalar ve işgücünde yaşanacak dönüşümün yeni becerilere uyumla mümkün olacağı belirtildi. Bu kapsamda, insan kaynağının niteliğinin artırılması, teknofest atölyeleri, organize sanayi bölgeleri, meslek liseleri ve yüksekokullar üzerinden uygulamalı eğitim modellerinin güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Çalışma hayatına ilişkin değerlendirmelerde ise mesleklerin isimleri değişmese dahi iş tanımlarının dönüşeceği, bu sürece uyumun bilgi, beceri ve yetkinlik temelli bir eğitim yaklaşımıyla sağlanabileceği ifade edildi. Dönüşüm sürecinde bireyler ve kurumlar açısından maliyet etkin, kaliteli, hızlı, esnek ve yenilikçi olmanın temel ilkeler arasında yer aldığına dikkat çekildi.
Türkiye’nin genç nüfus yapısı ve stratejik coğrafi konumunun dönüşüm sürecinde önemli bir avantaj sunduğu belirtilirken, insan kaynağının geliştirilmesinde hayat boyu öğrenmenin belirleyici olacağı ifade edildi. İşgücü dönüşümünün büyük ölçüde mevcut çalışanların becerilerinin geliştirilmesiyle sağlanacağı, sınırlı bir kısmının ise yeni mezunlar ve dış transferlerle destekleneceği kaydedildi.
Konuşmalarda ayrıca adil geçişin çok boyutlu bir kavram olduğu vurgulandı. Paylaşımda adalet, tedarik zincirinde üretici ve satıcı arasındaki adalet, karar alma süreçlerine katılımı ifade eden prosedürel adalet, ilişkisel adalet ve özellikle kayıp yaşayan kesimlerin haklarını gözetmeyi amaçlayan restoratif adalet boyutlarının önemine dikkat çekildi. Mevcut dönüşüm sürecinde adil geçişin ağırlıklı olarak restoratif adalet boyutu üzerinden ele alındığı ifade edildi.

Açılışın ardından gerçekleştirilen oturumda, projenin kapanış sunumu yapılarak yürütülen faaliyetler, elde edilen çıktılar ve politika önerileri katılımcılarla paylaşıldı. Devamında yapılan Adil Geçiş Stratejisi Hazırlık Planı sunumunda, Türkiye’de adil geçiş yaklaşımının çalışma hayatı odağında nasıl yapılandırılacağına ilişkin yol haritası aktarıldı.
Çalıştay bölümünde ise “Beceri Uyumu”, “Sektörler” ile “Kapsayıcı İstihdam ve Sosyal Koruma” başlıkları altında oluşturulan çalışma gruplarında mevcut durum analizleri yapıldı, öncelikli politika alanları belirlendi ve Adil Geçiş Yol Haritası’na ilişkin ortak değerlendirmeler gerçekleştirildi. İki gün süren çalıştay boyunca, dönüşüm sürecinin çalışma hayatına etkileri katılımcı görüş ve önerileri doğrultusunda çok boyutlu olarak ele alındı.
Programın değerlendirme ve kapanış oturumunda, yeşil ve dijital dönüşüm sürecinin kimseyi geride bırakmadan, sosyal diyalog ve kapsayıcı politikalar temelinde yürütülmesinin önemi bir kez daha vurgulandı. Çalıştay çıktılarının, Türkiye’nin Adil Geçiş Stratejisinin hazırlanmasına ve çalışma hayatına yönelik politika süreçlerine önemli katkılar sunması hedefleniyor.
